Bir Kahve Molasına Bir Hayat Sığdırın
Dünyanın her yerinde gerek acil durumlarda gerekse tedavi amaçlı, insanların yaşamlarını sürdürebilmeleri için kan nakline ihtiyacı vardır.
Dr. Back-Up danışmanı Dr. Yusuf Gökmen, “18-65 yaş arasında, önemli bir sağlık problemi bulunmayan, vücut ağırlığı 50 kilonun üzerinde olan kişiler kan verebilir. Verilen 1 ünite kan, 3 kişinin hayatını kurtarabilir” diye bilgilendiriyor.
Her yıl binlerce insan, hastalık veya kaza sebebiyle kana ihtiyaç duyuyor. Bu sebeple kan bağışçısı olmak binlerce insanın hayatını kurtarıyor. Dr. Back-Up danışmanı Dr. Yusuf Gökmen, her geçen gün artan kan ihtiyacı konusunda toplumsal bilinç oluşturmak için kan bağışının önemine dikkat çekiyor.
1 ünite kanın 3 kişinin hayatını kurtarabileceğini söyleyen Dr. Gökmen, “Ağırlığı 50 kilonun üzerinde, 18-65 yaşları arasındaki sağlıklı her birey, 3 ay ara ile yılda en fazla 4 kez kan bağışı yapabilir” diye bilgi veriyor. TC kimlik numarasının yazılı olduğu kimlik belgesiyle bağış merkezine başvurmanın yeterli olduğunu söyleyen Dr. Gökmen, “Kan vermeden önce yorgun, uykusuz ve aç olmamalısınız. Son 24 saat içinde aşırı miktarda alkol almayın. Son 3 gün içinde aspirin içmeyin, kullandığınız ilaçları ve yaptırdığınız aşıları bildirin” diyor.
Kan bağışı yapmak için Bağışçı Bilgi Formu’nu eksiksiz bir şekilde doldurmanın çok önemli olduğunu vurgulayan Dr. Gökmen, “Bağışçı Bilgi Formu’na samimi ve doğru yanıtlar vermelisiniz. Ardından sizi doktor muayene eder ve testler yapar. Daha sonra uzman hemşireler tarafından hijyenik şartlarda ve tek kullanımlık malzemelerle kan alma işlemi tamamlanır. Kan verdikten sonra 15 dakika kadar dinlenmek gerekir. Bu esnada meyve suyu tüketmek, sıvı kaybının giderilmesinde etkili olur” diye konuşuyor ve tüm bu işlemlerin 25-30 dakika içerisinde tamamlanacağını söylüyor. Dr. Gökmen, kan bağışının, kan bekleyen kişilerin hayatlarını kurtarmanın yanı sıra birçok faydası da olduğunu belirtiyor:
Kemik iliğinin yağlanmasını önleyip, kan yapımı canlı tutulur.
Verilen kanın yerine, anında vücuttan genç hücreler dolaşıma katıldığı için, bağışçı daha dinç ve canlı olur.
Kandaki yüksek yağ oranı düşer.
Kan bağışının baş ağrısı, stres, yüksek tansiyon, yorgunluk gibi rahatsızlıkların giderilmesine katkısı olur.
Kan bağışçısı her kan verdiğinde; AIDS, Hepatit B, Hepatit C, Sifiliz kan grubu taramasından ücretsiz olarak yararlanmış olur.
Trafik kazasında yaralanan bir kimsenin, kan uyuşmazlığı olan bir bebeğin, kan bulunmazsa ölecek bir hastanın sizin verdiğiniz kanla kurtulmasının, size verdiği manevi duygu ölçüsüzdür. Bağışınız çok insancıl ve onurlu bir davranıştır.
Kan bağışının günlük yaşantının akışında önemli bir değişikliğe yol açmadığını aktaran Dr. Gökmen, birkaç noktaya dikkat etmek gerektiğini de belirtiyor:
İlk 4 saat boyunca her zaman olduğundan daha çok sıvı gıdalar almaya çalışın.
Kullanıyorsanız 30 dakika geçmeden sigara içmeyin. Baş dönmesi, bulantı gibi şikayetlere yol açabilir.
İlk birkaç saat kan verdiğiniz kolunuzla ağır şeyler taşımayın. Bu kanamaya neden olabilir.
Bir sonraki öğünden önce alkollü içecekler almayın.
Kan bağışladığınız gün; ağır spor faaliyetleri yapmayın, aşırı sıcak ortamlarda (hamam, sauna vb) bulunmayın.
Pilot, ticari araç şoförleri, iş makinesi operatörleri, yüksek yerlerde bedeni faaliyet gösteren vb. kişilerin kan bağışladıktan sonra 24 saat işlerine ara vermeleri önerilir.
Eğer baygınlık hissi, baş dönmesi olursa bir yere uzanın veya başınızı iki dizinizin arasına alacak şekilde oturun.
Türk Kızılayı’nın ülkemizin kan ihtiyacının büyük bir bölümünü tek başına karşıladığını söyleyen
Dr. Back-Up danışmanı Dr. Yusuf Gökmen “Kızılay, ülkemizdeki kan talebini karşılamak ve aynı zamanda güvenli kan temin etmek amacıyla, Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) de kabul ettiği gönüllü kan bağışı yoluyla Türkiye çapında çalışmalar yapıyor. Kan bağışı yapmak için şehrinizdeki Türk Kızılayı bağış noktasına gidebilirsiniz” bilgisini de sözlerine ekliyor.
Yorumlar
Yorumlarınızda resiminizin gözükmesi için, gravatar a abone olun!